31 Mart 2013 Pazar

Bu uzaylılar tam bir pislik

Selam günlük

Bir günüm sıradan geçse olmaz mı? Olmaz sanırım,bu sabah kalkar kalkmaz kendimi yine bir takım olaylar zincirinin içinde buldum.Uyandığım yer evim değildi ve üzerimdeki kıyafetler gece pijamaları değildi.Aslında pijamaları sevmediğimi söylemiştim dostum ama üzerimdeki kıyafetlerin değişmiş olması değişme sürecinde bir süre çıplak kaldığımı aklıma getirmişti.Lanet olsun çok büyük bir düşmanla karşı karşıya olmalıydım.Kendimi odanın dışına atıp eve dönmenin bir yolunu bulmalıydım ama bir yandan da bana bu kötülüğü yapmış adamı yakalayıp burnunun içine kürdanı dokundurarak ölene kadar hapşırtmayı planlıyordum.Derin bir ikilem yaşadıktan sonra 2.seçeneği seçtim.Bir sorun vardı oda kilitliydi…Odaya yaklaşık yarım dakika sonra bir adam girdi ve ellerini açıp bana biri kırmızı biri mavi 2 hap uzattı.Sanırım beni tekrar uyutmaya çalışıyorlardı.Hemen alnımdaki sakızı aldım ve ensesine yapıştırdım.Evet alnımdaki sakızı aldım dostum,ben geceleri uyurken sakızımı boğazıma kaçmasın diye anlıma yapıştıran biriyim.Ensesine sakız yapıştırma fikri gerçekten muhteşemdi çünkü adamın yapacak hiçbir hamlesi kalmamıştı.Adam sakızla boğuşurken kendimi dışarı atmıştım…
Dostum o anı nasıl anlatacağımı bilmiyorum uzay gemisindeydim ve gerçekten manzarası mükemmeldi.Duvarlarda bir sürü bayan resmi vardı ve kendimi ne kadar tutmaya çalışsamda dayanamadım ve hepsine masanın üstündeki kalem ile bıyık çizdim.Yapmak zorundaydım dostum sonuçta bulmaca çözerken enfeksiyon kapmıştım bir bayan resmi gördüğümde otomatik olarak bıyık çizmeden duramazdım.Peki neden bu duvarlarda bir sürü bayan resmi vardı? Kafamda deli sorular dolaşıyordu tam o  sırada bir kapı açıldı ve içeri bir sürü adam girdi,adamların hepsinin üzerinde benim gece pijamalarımdan vardı dostum çok komik görünüyorlardı…
Birkaç dakika boğuştuktan sonra ellerimi ayaklarımı bağlayıp bir sandalyeye oturttular.Çok fazla kayıp vermişlerdi bu savaşta 3 tanesinin saçını çekmiştim 1 tanesinin kulağını ısırmıştım.Elimden gelen buydu dostum hiçbir silahım yoktu sonuçta.Kapı tekrar açıldı ve içeri kıdemli olanlarından birisi girdi.Bırakın gitsin istediğimizi aldık dedi.Ne almışlardı?Gece pijamalarımın desenini mi?Bu uzaylılar en az benim kadar dengesiz olmalıydı.Oysa isteseler yatağımın altında bulunan ve içi tamamen dolu olan bayram çikolatası kutusunu alabilirlerdi.Bu beni daha çok yıpratırdı dostum.Sonuçta annem artık büyüdüğüm için eve gelirken çikolata almıyordu…
Bunları düşünürken bir anda gözlerim karardı ardından sanırım bayıldım.Hainler beni uyuşturucu iğneyle vurmuş olmalıydı bu hiç adil değildi dostum daha o adamı öldürmeyi başaramamıştım bile ama ne pahasına olursa olsun o adamı bulacaktım ve intikamımı alacaktım.Gece pijamalarımı da vermemiş namussuzlar.Lanet olsun…

29 Mart 2013 Cuma

Selam günlük
Dün akşam geç yattığımdan bugün  çok geç kalkmayı planlıyordum ancak yine sabahın erken saatlerinde uyanmayı başardım.Gerizekalı mıyım? Evet...Neyse uyandığımda hemen yataktan kalktım çünkü yabancı filmlerde uyandıktan sonra yatakta uzanmaya devam edip hayal kuran adamlara uyuz oluyordum.Dişlerimi fırçalamak için banyoya gittim ve aynaya baktığım anda şok oldum.Serdar Ortaç'a dönüşmüştüm.İnanabiliyor musunuz Serdar Ortaç olmuştum.Hemen düzelmem lazımdı çünkü bu bünye benim için fazlasıyla ağırdı ve taşımakta gerçekten sorun yaşıyordum.Hayal olabilir diye kendime 3 tokat attım.Ancak aynaya tekrar baktığımda hâlâ Serdar Ortaç'ı görüyordum ve Serdar Ortaç sabahları gerçekten hiç çekici değil.Karnım açken kafam çalışmaz dostum hemen gidip kahvaltı yapmalıyım dedim kendi kendime ve mutfağa gidip çay koydum.O sırada kapı açıldı ve içeri Assassin girdi.Evet gelmişti.Sonuçta tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıydı ama o sırada Assasinin tilki olmadığı ve evimin de kürkçü dükkanı olmadığını düşündüm.Atalarımız bu sözleri niye söylemişti? Gerçekten tam bir dingil olmalılardı...

Assasin beni görür görmez büyük bir korkuya kapıldı.Tamam lan korkma benim dedim.Ondan değil ben sana bunları anlatmaya çalışmıştım dedi...

Assasin bizim dilimizi mi öğrenmişti? Yoksa ben İngilizce mi öğrenmiştim? Ufak bir şaşırmadan sonra, aslında Serdar Ortaç İngilizce bildiği için Assasini anladığımı farkettim.Bu tam bir rezillikti.Serdar Ortaç bile İngilizce biliyorken benim İngilizce bilmiyor olmam canımı sıkmıştı.Düzelir düzelmez İngilizce öğreneceğime yemin edip Assasine nasıl düzeleceğimi sordum.Diğer insanların canını sıkan onları sinirlendiren 3 kişinin kanından birer damlaya sahip olursa beni düzeltebileceğini söyledi.Hemen montumu kapıp kendimi dışarı attım.Ancak daha 100 metre yürümeden eve geri dönüp üstümü değiştirmem gerektiğini farkettim çünkü sokakta bir Serdar Ortaç yürüyordu ve üzerinde gece pijamaları vardı.Aslında gece pijamalarından hiç hoşlanmam dostum çok saçma sonuçta sabah kalkıp normal elbiselerimizi giyiyoruz.Neyse iyi bir kamuflajdan sonra kendimi dışarı attım ve diğer insanları üzen 3 insan aramaya başladım.Ancak nerden başlamam gerekiyordu?İnsanların canını ne sıkabilirdi? Offf cidden işim zordu...






Kafamda bu sorular varken kendimi metroya attım.Metroyu severim dostum yağmur yağdığı zaman bir damla bile ıslanmadan ilçe değiştirebildiğim tek taşıt.Metroya inerken yürüyen merdivenin solunda bekleme yapılmaz beklenecekse sağ tarafta beklenir ve insanların bazıları sol tarafta bekleyerek canımı sıkmaya başlamıştı.BİNGO! Bu insanlar canımı sıkmıştı işte aradığım insanlar bunlar olmalı diye düşündüm.Hemen cebimden çakmağımı çıkardım ve birisinin kafasına vurdum.Bir sorun vardı çakmak biraz basit bir aletti keşke dükkandan büyük bıçağı alsaydım diye düşündüm ancak çok geçti.Çakmakla kafalarına vura vura infaz ettim namussuzları.Büyük bir tepki alacağımı hatta insanların beni katil olduğum için linç edeceğini düşünürken insanların beni alkışladığını farkettim.Hatta asker yolcular gibi kaldırıp havaya atmaya başladılar.Neyseki Serdar Ortaç olduğumu anlamasınlar diye iyice yüzümü kamufle etmiştim.O sırada cesetlerin başında Assasin belirdi.Hemen Assasinin yanına koştum,çakmakla kafalarına vura vura öldürdüğüm 3 cesedin kanından birer damla alıp alnıma sürdü ve birden bire düzeldim.Şimdi eve dönebilirdim,cesetlere birer tekme attıktan sonra eve geri döndüm.Çok yorulmuştum ancak hem Serdar Ortaç bedeninden kurtulmuştum hemde Assasinden,bir taşla iki kuş vurmuş olmalıydım.Ancak ben taş atmamıştım ve Assasinle Serdar Ortaç kuş değillerdi.Atalarımız ile ilgili olan düşüncelerim tekrar aklıma geldi.Gülümsedim ve kahvaltı etmeye başladım...


28 Mart 2013 Perşembe

Selam günlük


Selam günlük,bugün çok ilginç olaylar başımdan geçti.Anlatsam çok şaşırırsın,bu yüzden anlatmıyorum sie oç. Tamam lan şaka anlatıcam.Bugün sabah uyandığımda yataktan kalkarken aniden yatağın başucunda bir Assassin belirdi,gerizekalı Türkçe konuşmayı öğrenmemiş, bende dünyadaki İngilizce merakına tepki olarak İngilizce öğrenmediğim için  anlaşamadık , aslında İngilizce mi konuşuyordu onu bile anlayamadım , gerizekalı işte madem geliyorsun ulan bi öğren bakalım bu adam ne dili konuşuyor göt.Neyse bu bişeyler anlatmaya çalışırken ayağa kalktım bunu yakasından tutup dolaba doğru fırlattım sonra gidip 2 yumurta kırıp üzerine de biraz sucuk kestim.Offf çok  güzel görünüyordu ama gözden kaçırdığım birşey  vardı.Evimde bir Assassin vardı ve başıboş şekilde dolaşıyor olmalıydı.Üstelik dilimizi de bilmiyor.

Hemen odaya geri döndüm ve gerizekalıyı aramaya başladım maalesef yoktu. Saklanmış olmalıydı işin yoksa birde bu gerizekalıyı bul…Yabancı filmlerde izlediğim kadarıyla eve giren adamlar genelde yatağın altına saklanıyordu ani bir hareketle yere yatıp yatağın altına bakmaya yeltendim ancak bir sıkıntı vardı yatak bazalıydı anasını satayım.Şimdi daha da endişelenmeye başlamıştım.Başka bir boyuttan gelen Assassin bana bişeyler anlatamadığı için bizim dünyamıza hapsolmuş olabilirdi.Aslında umrumda değildi ama polis bu gerizekalıyı anında yakalayabilirdi ve polisler İngilizce bildiği için derdini anlayabilir, benim için geldiğini öğrenebilirdi.Bu benim için hiçte hoş olmayacak bir duruma dönüşebilirdi.Sonuçta polisleri sevmem dostum.Polis  arabalarının yanından geçerken  hiçbir suçum olmamasına rağmen suçlu olmadığımı ispatlamaya çalışan biriyim.Evi didik didik aradıktan sonra montumu kapıp kendimi dışarı attım.Montumu kaptım çünkü hava soğuktu.Nerdeyse nisana giricez ama hava hala soğuk anasını satayım.Sokaklarda fıldır fıldır Assassini aramaya başladım.Acaba dükkana gidip bana anlatmaya çalıştıklarını babama mı anlatmaya çalışıyordu? Kafamda çok deli sorular vardı ama Assassin hala ortalarda yoktu.  Hemen dükkana doğru koştum, babama bu gerizekalının tipini tarif edip buralara gelip gelmediğini sordum.Gelmiş…İnanabiliyor musunuz 18 yaşında bir gencin İngilizce bilmediğini görüyor ve gidip esnaf babasının İngilizce bildiğini düşünüyor.Bu Assassin tam bir dingil olmalıydı.Neyse babama ne dediğini sordum,bişeyler anlatmaya çalışmış babam da adres tarif ediyor sanıp her esnafın yaptığı gibi adresi bilmediği halde biliyormuş gibi yapıp  bunu caddeye doğru yönlendirmiş.Lanet olsun dostum bu pislik insanlarn arasına karışmış olmalıydı artık onu bulmam imkansız denilebilirdi…Dükkandan bi cips alıp eve dönmeye karar verdim.Eve döndüğümde sucuklu yumurtanın altını açık unuttuğumu fark ettim hemen altını kapattım neyse ki kısık ateşte pişiriyordum ve yanmamıştı. Hemen bir tabağa koydum ve yemeye başladım yollarda perişan olmuştum, sanırım bu beni fazlasıyla acıktırmıştı…